2016 yılında Fransa’nın Evreux kentinde boşanma aşamasında olan eşi ile kayınvalidesini öldüren ve kayınpederini yaralayan Türk vatandaşı Süleyman Kızılaslan’ın yargılandığı dava başladı.
Fransa’nın Evreux kentinde 27 Kasım 2016 yılında iki kişinin ölümü ve bir kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan aile dramı ile ilgili dava başladı.
Eure Ağır Ceza Mahkemesi’nde Pazartesi günü başlayan davada, şiddetli geçimsizlik yüzünden ayrılmak isteyen 46 yaşındaki eşi ile 66 yaşındaki kayınvalidesini öldüren, kayınbabasını da ağır yaralayan 51 yaşındaki Süleyman Kızılaslan hakim karşısına çıktı.
Polis ve savcılığa verdiği ifadelerini yineleyen sanık Süleyman Kızılaslan, kayınpederinin kendisine bıçakla saldırması sonrasında ateş ettiğini söyledi. Davanın ikinci gününde sunulan ekspertiz raporu sanık Kızılaslan’ın ifadelerini doğrularken, öldürülen kadının kız kardeşi ise ilk önce sanığın babasına ateş açtığını ve babasının bıçakla sanık Süleyman Kızılaslan’a saldırmasının mümkün olmadığını söyledi.
Öte yandan hastane raporlarına göre, iki kadına isabet eden kurşunların geliş yönünün sanık Süleyman Kızılaslan’ın söylemleriyle çeliştiği mahkemede not edildi.
Davanın üçüncü gününde söz alan sanık Kızılaslan’ın büyük oğlu, « Eskiden ben onun oğluydum. Şimdi benim için hiç kimse » şeklindeki sözleriyle başladığı ifadesinde olayı ve olay öncesini anlattı.
Flamanca ifade veren 29 yaşındaki büyük oğul M., 2004-2006 yılları arasında babasının oldukça iyi gelirli bir işi olduğunu, yaşadığı bir iş kazası sonucu bir yıl evde kaldıktan sonra işine tekrar döndüğünü, ancak eskisi gibi verimli olamadığı için işini kaybettiğini söyledi. Daha sonra babasının kendi işini kurduğunu ancak iyi bir sonuç alamadığını söyleyen M., tüm aile düzeninin bozulmaya başladığını ifade ederek, « Evde elektriğimiz ve gazımız yoktu. Su yoktu. Evde duş bile alamıyorduk. Mumlarla ısınıyorduk » sözleriyle yaşadıkları zor süreci anlattı.
18 yaşından itibaren çalışmaya başladığını söyleyen M., bir yandan evin tüm harcamalarını karşılarken diğer yandan da babasının borçlarını ödediğini ifade etti. Duruşma hakiminin « Parayı gönüllü olarak mı veriyordun? » şeklindeki sorusuna « Pek sayılmaz » cevabını veren M., « 2011-2013 yıları arasında banka kartımı elinde tutan kişi oydu » sözleriyle sanık sandalyesinde oturan babasını işaret etti.
Babasının kendisini sürekli aşağıladığını ifade eden M. 7 – 13 yaşları arasındayken babasının kendisi ile kardeşlerini sürekli süpürge sopasıyla dövdüğünü söyledi.
Annesini defalarca ölümle tehdit eden babasına karşı çok sayıda şikayette bulunduğunu söyleyen öfkeli oğul M., babasının mercedes marka arabasını satarak cinayette kullandığı silahı satın aldığını ifadesinde belirtti.
Olay nasıl olmuştu?
Şiddetli geçimsizlik yüzünden Belçika’dan ayrılıp Evreux kentindeki babasının evine sığınan ve boşanma davası açan eşini tekrar eve götürmeye ikna edemeyen Süleyman Kızılaslan, 27 Kasım 2016 tarihinde eşini götürmek için yine kayınbabasının evine gelmiş ve çıkan tartışma kısa sürede cinayetle sonuçlanmıştı. Eşini ve kayınvalidesini öldüren sanık, kayınbabasını da ağır yaralamıştı. Olaydan sonra polisi arayan şahıs kendiliğinde teslim olmuştu.